En Yoğun Dönüşüm Lojistik’te

En Yoğun Dönüşüm Lojistik'te

TIRPORT Yönetim Kurulu Başkanı Akın Arslan, üretimden lojistiği ayrı tutmanın mümkün olmadığını söylerken, her alanda dijitalleşmeyle karşı karşıya olunduğunu, en yoğun dönüşümün yaşandığı sektörün de lojistik olduğunu kaydetti. Türkiye’nin karayolu taşımacılığının en yoğun olduğu birkaç ülkeden biri olduğunu söyleyen Arslan, “Günlük taşımacılığın neredeyse yüzde 90’ı karayolu ile yapılıyor. Türkiye’de çok yoğun kamyon penetrasyonu var. Aynı zamanda dünyada Türkiye’deki kadar bireysel kamyon sahipliği olan başka ülke yok. Tüm bu veriler ışığında Tırport’u uçtan uca bütün operasyonları dijital olarak yönetebileceğimiz mükemmel bir tasarımla hayata geçirdik. Geleceğin lojistiğini şekillendirecek bir platform olma hedefiyle yola çıktık. Altyapımız pandemiye çok hazırdı” dedi. Bir günde Türkiye’nin en büyük lojistik firmasından daha fazla lojistik operasyonu baştan uca takip ettiklerini söyleyen Arslan, 3 bin 500 üzerinde taşımayı yönettiklerini, bu sayıyı yıl sonuna kadar 4 bin 500’e çıkaracaklarını, 2022 sonunda ise günde 10 bin taşımayı yönetmeyi hedeflediklerini aktardı.

Lojistik firması olmadıklarını, lojistik firmalarına mevcut operasyonlarını uçtan uca yönetme gücü veren bir şirket olduklarını belirten Arslan, 6 dilde faaliyet gösterdiklerini, hedeflerinin bir dünya markası olmak olduğuna dikkat çekti. Tüm paydaşlarına üstün değer yaratmaya çalıştıklarını söyleyen Arslan, “Amacımız Avrupa ile entegre olmak. 2023’te ciddi şekilde girme planımız var. Blockchain’e büyük yatırım yapıyoruz. Bölgenin önemli dijital platformu olmak istiyoruz” dedi. Sürdürülebilirliğin çok önemli olduğunu söyleyen Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Artık teknoloji bu işin merkezine yerleşti. Üretken olmak ve elinizdeki kaynakları optimize etmek zorundasınız. Avrupa’ya günde 3 bin civarı kamyon gidiyor. Bunun yüzde 85’i boş dönüyor. Boş gelen en az 2 bin 500 euroluk bir ekonomik kayıp demek. Bu operasyonu doğru yönetemediğimiz için mevcut potansiyel kardan her gün zarar ediyoruz. Doğru eşleşmeyi yapamıyoruz. Türkiye tarihi bir fırsatla karşı karşıya. Pandemiyle tedarik süreçleri çok önemli hale geldi. Uzak Doğu’dan malı tedarik etmek çok uzun. Bu nedenle Türkiye aslında keşfedilmeyi bekleyen bir maden gibi. Üretim üssü olma potansiyeli var, nitelikli üretim becerisi var. Türkiye’yi üretim ve lojistik üssüne dönüştürmeliyiz.”

Kaynak: https://www.ekonomim.com/sektorler/lojistik/dijitallesme-lojistikte-is-modellerini-degistirdi-haberi-626325